Yeme bozuklukları, fiziksel sağlığı ve psiko-sosyal işlevi önemli ölçüde bozan, gıdanın tüketilmesinin veya emilmesinin değiştirilmesi ile sonuçlanan yeme veya yeme ile ilgili davranışlarda devamlı bir bozukluk olarak tanımlanmaktadır.
Yeme bozuklukları, her yaştan, her cinsiyetten, her etnik kökenden ve her sosyo-ekonomik zeminden insanı etkileyebilen ciddi mental hastalıklardır. Tipik olarak ergenlik veya genç erişkinlik döneminde ortaya çıkar, ancak bu yaşam evreleriyle sınırlı değildir. Yeme bozukluklarının belirgin bir nedeni yoktur. Araştırmalar, yeme bozukluğu gelişme riskini artırabilecek bir dizi genetik, biyolojik, davranışsal, psikolojik ve sosyal faktör bulmuştur.
Yeme bozukluğu olan kişiler, zor durumlar veya duygularla başa çıkmanın bir yolu olarak düzensiz yeme davranışını kullanabilirler. Bu davranış, yenen yemeğin miktarını sınırlamayı, bir kerede çok fazla miktarda yemek yemeyi, yenen yiyeceklerden sağlıksız yollar ile kurtulmayı (örn: kendilerini kusturma, laksatifleri kötüye kullanma, oruç tutma, aşırı egzersiz) veya bu davranışların kombinasyonlarını içerebilir.


Yeme bozuklukları ölümcül olabilir. Hem fiziksel hem de duygusal olarak ciddi zararlara neden olabilir. Ancak ciddi hastalıklar olmalarına rağmen yeme bozuklukları tedavi edilebilir. Yeme bozukluğu onu yaşayan kişinin suçu değildir ve yeme bozukluğu olan herkes, iyileşmelerine yardımcı olmak için olabildiğince hızlı ve anlayışlı bir desteği hak eder.
Sağlık uzmanlarının hastaya uygun tedavi türünü seçebilmesi için, bir dizi farklı yeme bozukluğu tanısı vardır. Yeme bozuklukları tanılarının keskin sınırları yoktur. Semptomları değişirse, hastanın tanılar arasında geçiş yapması mümkündür.
DSM-V’te Tanımlanmış Yeme Bozuklukları
- Anoreksiya Nervoza
- Bulima Nervoza
- Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu
- Tanımlanmış Diğer Beslenme ve Yeme Bozuklukları (OSFED)
- Pika
- Ruminasyon Bozukluğu
- Kaçıngan/ Kısıtlayıcı Yiyecek Alım Bozukluğu (ARFID)
- Tanımlanmamış Beslenme ve Yeme Bozuklukları (UFED)


Anoreksiya Nervoza
Anoreksiya nervoza, tehlikeli derecede düşük vücut ağırlığına yol açan enerji alımı kısıtlamasına ek olarak, ciddi beden imajı bozukluğu ile karakterize bir yeme bozukluğudur.
Anoreksiya nervoza, kişinin fiziksel, psikolojik, sosyal ve mental sağlığını derinden etkileyen ciddi bir psikiyatrik hastalıktır. Öyle ki mental hastalıklar arasında en yüksek ölüm oranına sahip olan hastalık anoreksiya nervosa olarak belirlenmiştir.
Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı’nın son versiyonu (DSM-V) tarafından ortaya konan kriterler aşağıdaki gibidir:
- Enerji alımının, önemli ölçüde (yaş, cinsiyet, gelişimsel durum ve fiziksel sağlık için minimum düzeyde beklenenler bağlamında) düşük vücut ağırlığına yol açacak şekilde sürekli olarak kısıtlanması.
- Kilo almaktan ya da şişmanlamaktan yoğun bir korku ya da kişi önemli ölçüde düşük kiloda olsa bile kilo alımını engelleyen sürekli davranışlar.
- Kişinin vücut ağırlığının veya şeklinin deneyimlenmesinde bozukluk, vücut şeklinin ve ağırlığının öz değerlendirme üzerindeki aşırı etkisi veya mevcut düşük vücut ağırlığının ciddiyetinin kabul edilmemesi.
Anoreksiya nervozanın tanımlanmış iki ana alt tipi mevcuttur.
- Tıkınırcasına yeme- arınma alt tipi: Bu, bir kişinin yiyecek alımını kısıtlamasına rağmen, periyodik olarak ve bazen aşırı yeme ve kendi kendine kusma, müshili veya idrar söktürücüleri kötüye kullanma gibi bir tür telafi edici davranışta bulunması durumunda ortaya çıkar.
- Kısıtlayıcı alt tipi: Daha yaygın anoreksiya nervoza alt tipidir. Bu, bir kişinin çok düşük enerji alımını sürdürmesi, yenen yiyecek türlerini kısıtlaması veya günde sadece bir öğün yemek yemek gibi yöntemlerle yiyeceklerin ciddi şekilde kısıtlandığı durumdur.


Anoreksiya Nervoza Belirtileri ve Semptomları
Anoreksiya nervozanın DSM-V tanı kriterlerinde belirtilmese de tanımlayıcı olan başka belirti ve semptomları da vardır. Bunlarda bazıları:
- Mükemmeliyetçi eğilimler
- Katı veya siyah beyaz düşünme stilleri
- Ağırlık veya şekil kontrolünde takıntı
- Yiyecek, yemek, kilo veya şekil ile ilgili meşguliyetler
- Sosyal fobi
- Amenore (Regl kesintisi)
- Sık sık öğün atlama veya yemek yemeyi reddetme
- Açlığı inkar etme veya yemek yememek için bahaneler üretme
- Amenore (Regl kesintisi)
- Ne kadar yemek yendiği hakkında yalan söyleme
- Halka açık ortamlarda yemek yemeyi reddetme
Anoreksiya Nervoza Komplikasyonları
Anoreksiya çok sayıda komplikasyona sahip olabilir. En şiddetli haliyle ölümcül olabilir. Anormal kalp ritiminden (aritmi) veya elektrolit dengesizliğinden (sodyum, potasyum ve kalsiyum gibi vücudunuzdaki sıvı dengesini koruyan minerallerin dengesizliği) aniden ölüm meydana gelebilir. Anoreksiyanın diğer komplikasyonları şunlardır:
- Anemi
- Hipoglisemi
- Aritmi, kalp yetmezliği gibi kalp sorunları
- Kemik kaybı (osteoporoz), kırık riskinin artması
- Kas kaybı
- Amenore (regl kesintisi)
- Kabızlık, şişkinlik veya mide bulantısı gibi gastrointestinal problemler
- Hipotansiyon
- Böbrek sorunları


Anoreksiya nervoza hastası olan bir kişi ciddi şekilde yetersiz beslenirse, beyin, kalp ve böbrekler de dahil olmak üzere vücuttaki her organ zarar görür. Bu hasar, anoreksiya kontrol altındayken bile tamamen geri döndürülemeyebilir. Bu nedenle erken tanı ve tedavi çok önemlidir.
Bu fiziksel komplikasyona ek olarak, sıklıkla eşlikçi psikolojik sorunlar da bulunur:
- Depresyon, anksiyete ve diğer duygu durum bozuklukları
- Kişilik bozuklukları
- Obsesif-kompulsif bozukluklar
- Alkol ve madde kötüye kullanımı
- Sosyal izolasyon
- Kendine zarar verme, intihar düşünceleri veya intihar girişimleri
Anoreksiya Nervosanın Tedavisi
Günümüzde çeşitli tedavi yaklaşımları, ağırlık restorasyonu ve anoreksiya nervozanın temel semptomlarının (örneğin, vücut imajı bozulmaları, kısıtlayıcı yeme vb.) tedavisinde başarılı ve kalıcı iyileşmeler sağlamıştır.
Anoreksiya nervoza tedavisi de tüm diğer yeme bozuklukları tedavisinde olduğu gibi diyetisyen, psikolog, psikiyatrist ve takip sağlayan diğer hekimlerin işbirliği ile yürütülmelidir.
Mevcut bilimsel kanıtlara dayanarak, anoreksiya nervoza için şu anda ön plana çıkan tedavi yöntemleri:
- Geliştirilmiş Bilişsel Davranışçı Terapi (CBT-E)- tüm yaş grupları için uygun
- Maudsley Modeli Yetişkinler İçin Anoreksiya Nervoza Tedavisi (MANTRA)
- Aile Terapisi – özellikle gençler için kullanılır


Bulimia Nervoza
Bulimia nervoza, tekrarlayan tıkınırcasına yeme atakları, kilo ve şekle aşırı değer verilmesi ile birlikte uygunsuz telafi edici davranışlar ile karakterize bir yeme bozukluğudur.
DSM-V’e göre aşağıdaki kriterler varlığında bulimia nervoza tanısı konur:
Aşağıdakilerin her ikisi ile karakterize edilen tekrarlayan tıkınırcasına yeme atakları:
-
- Aşağıdakilerin her ikisi ile karakterize edilen tekrarlayan tıkınırcasına yeme atakları:
Benzer bir zaman diliminde ve benzer koşullar altında çoğu insanın yiyebileceğinden daha fazla miktarda yiyeceği belirli bir zaman diliminde (2 saatlik periyot) yemek.
Bu epizot sırasında yemek yeme üzerinde kontrol kaybı hissi, yani kişinin yemeyi durduramayacağı veya ne kadar veya ne yediğini kontrol edemeyeceği hissi.
- Kilo alımını önlemek için kendi kendine kusma, laksatiflerin, diüretiklerin yanlış kullanımı, oruç tutma veya kompulsif egzersiz gibi tekrarlayan uygunsuz telafi edici davranışlar.
- Bu davranışların her ikisi de üç ay boyunca haftada en az bir kez ortaya çıkar.
- Ağırlık ve beden şeklini kişinin kendi değerinin merkezi olarak görmesi (yani ağırlığın/şeklin aşırı değerlendirilmesi).
- Bu bozukluk anoreksiya nervoza varlığında ortaya çıkmaz.
Bulimia Nervozanın Belirtileri ve Semptomları
Fiziksel Belirtiler:
- Kilo dalgalanmaları – sık sık kilo alıp verme
- Kusmaya bağlı dişlerde hasar, ağız kokusu ve tükürük bezi iltihabı
- Şişkinlik, kabızlık ve bağırsak sorunları
- Regl kesintisi veya düzensizliği
- Bayılma veya baş dönmesi
- Depresyon, anksiyete ve diğer duygu durum bozuklukları
- Yorgunluk ve halsizlik
Psikolojik Belirtiler:
- Yemek, kilo, vücut şekli ile aşırı meşguliyet
- Düşük benlik saygısı ve utanç duygusu, özellikle yemekten sonra nefret veya suçluluk duyma
- Bozulmuş beden imajı
- Yiyecek takıntısı ve kontrol ihtiyacı
- Depresyon, anksiyete
- Aşırı beden memnuniyetsizliği


Davranışsal Belirtiler:
- Evde tıkınırcasına yeme kanıtları
- Kusma veya müshil, lavman, diüretik kullanımı
- Başkalarıyla yemek yemekten kaçınmak
- Sosyalleşmeden kaçınma
- Zorlayıcı veya aşırı egzersiz
- Diyet davranışları
- Yemeklerden kısa bir süre sonra banyoda uzun zaman geçirme
Bulimiya Nervozanın Komplikasyonları
Bulimia yeterli beslenememe, kusma veya müshilleri aşırı kullanma ile ilişkili ciddi fiziksel sorunlara yol açabilir.
- Dehidrasyon ve elektrolit dengesizliği
- Diş problemleri – sürekli kusmadan kaynaklanan mide asidi diş minesine zarar verebilir
- Ağız kokusu, boğaz ağrısı ve hatta boğazın iç kısmındaki yırtıklar – yine mide asidinin neden olduğu
- Regl kesintisi veya düzensizliği
- Tüktük bezi iltahabı
- Kalp krizi
- Peptik ülserler (mide zarında yaralar)
- Mide yırtılması
- Pankreatit
- Kas spazmları
- Kalp, böbrek veya bağırsak hastalıkları


Bulimia Nervozanın Tedavisi
Bulimia nervoza tedavisi kişiye göre planlanmalıdır. Tipik olarak bulimia nevroza tedavisi psikolojik terapi (psikoterapi), beslenme eğitimi, tıbbi takip ve gerekirse ilaç tedavisini içerir. Bulimia nervoza tedavisi en az bir ruh sağlığı uzmanı (psikolog, psikiyatrist) ve bir diyetisyen ile ilerlemelidir.
Bilişsel Davranışçı Terapi, tüm dünyada bulimia nervoza için önerilen birinci basamak tedavidir. Bunun yanında bu alanda çalışan bir beslenme uzmanından beslenmenin düzenlenmesi ve beslenme eğitimi için destek alınmalıdır. Diyetisyen tarafından gerçekleştirilen beslenme eğitimlerine tedavinin uygun aşamasında sezgisel yeme prensipleri de dahil edilebilir. Araştırmalar, sezgisel yemenin kilo dalgalanmalarının sonlanması, artan benlik saygısı, olumlu vücut imajı, bozulmuş yeme davranışlarının azalması, depresyon ve kaygı azalması da dahil olmak üzere birçok fiziksel ve psikolojik yarar ile ilişkili olduğunu göstermiştir.
Tıkanırcasına Yeme Bozukluğu
Tıkınırcasına yeme bozukluğu yineleyen tıkınırcasına yeme atakları ile karakterizedir. Bu yeme atakları sırasında belirli bir zaman diliminde (örn. herhangi 1- 2 saat) benzer koşullarda ve benzer zaman diliminde çoğu kişinin yiyebileceğinden belirgin olarak daha fazla miktarlardaki yiyecek yenir. Atak sırasında yeme kontrolünü kaybettiği duygusu vardır. Bulimia nervozadan farklı olarak kişiler arınma davranışında bulunmazlar.
Atak sırasında aşağıdakilerden en az üçü görülür:
- Yeme normalden çok daha hızlıdır.
- Rahatsızlık duygusu oluşana kadar yemeye devam edilir.
- Fiziksel olarak açlık hissedilmediği halde büyük miktarlarda yiyecek yenir.
- Çok fazla yenildiğinden dolayı utanma duygusu nedeniyle tek başına yemek yenir.
- Tıkınırcasına yeme ardından belirgin bir rahatsızlık hissedilir.
Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu İşaretler ve Semptomlar
- Yiyeceklerle ilgili kontrolden çıkma hissi
- Aç olmadığında veya rahatsız edici bir şekilde doyuncaya kadar çok hızlı yemek yeme
- Aşırı yemekten sonra suçluluk ve utanç duyguları
- Özellikle başkalarının yanında yemek yeme konusunda endişeli ve gergin hissetmek
- Sosyal izolasyon
- Sinirlilik ve ruh hali değişimleri
- Düşük özgüven ve benlik saygısı


Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu Komplikasyonları
- Tıkınırcasına yeme ve tıkınırcasına yeme bozukluğunun sonuçları ciddi olabilir.
- Bozulmuş yaşam kalitesi ve düşük yaşam memnuniyeti
- Kişilerarası ilişkilerin bozulması ve sosyal izolasyon
- Duygu durum bozuklukları
- Kaygı
- Madde kullanım
- Beslenmeye bağlı insülin direnci, Tip 2 diyabet ve hipertansiyon
Tıkınırcasına Yeme Bozukluğunun Tedavisi
Tıkınırcasına yeme bozukluğu tedavisi göreceli olarak daha kolay kolay kabul edilir. Çünkü tıkınırcasına yeme bozukluğu tedavilerinde gözlemlenen iyileşme oranları, bulimia nervoza ve anoreksiya nervoza tedavilerinde gözlemlenen iyileşme oranlarının genellikle iki katıdır. Tıkınırcasına yeme tedavisinde en az bir ruh sağlığı uzmanı (psikolog, psikiyatrist) ve bir diyetisyen ile ilerlemelidir. Tıkınırcasına yeme bozukluğu tedavisinde ön plana çıkan iki kanıta dayalı terapi Bilişsel Davranışçı Terapi ve Kişilerarası Psikoterapidir. Yeme bozuklukları alanında çalışan bir beslenme uzmanı ile beslenmenin planlanması, yeme davranışlarının takibi ve diyet dışı yaklaşım prensipleri üzerine çalışılarak normal yeme davranışlarına kavuşulması hedeflenir.
Diğer Yeme Bozuklukları
Pika
Pika, bir veya daha fazla besleyici olmayan, gıda dışı maddeyi (toprak, kum, tebeşir, boya, vb.) en az bir ay boyunca sürekli olarak yemeyi içeren bir yeme bozukluğudur. Pika teşhisi bu davranış ortaya çıktığında konur ve genellikle klinik müdahale gerektirmek için yeterli olur.
DSM-V’te, besleyici olmayan, gıda olmayan maddelerin tüketilmesinin bireyin gelişim düzeyine uygun olmaması ve kültürel olarak desteklenen veya sosyal olarak normatif bir uygulamanın parçası olmaması gerektiği belirtilir.
Ruminasyon Bozukluğu
Ruminasyon Bozukluğu, en az bir aylık bir süre boyunca yemek yedikten sonra ortaya çıkan regürjitasyonla (midedeki besinin ağza gelmesi) ile karakterizedir .” Ruminasyon bozukluğu olanlar, daha önce yuttukları yiyecekleri, belirgin bulantı, istemsiz öğürme veya iğrenme semptomları olmadan ağızlarına getirirler tekrar çiğneme ve geri yutma veya tükürme görülebilir.
DSM-V ruminasyon bozukluğu tanı kriterleri, davranışlar gastrointestinal veya tıbbi bir durumla daha iyi açıklanabiliyorsa veya anoreksiya, bulimia, TYB veya ARFID epizodu sırasında ortaya çıkıyorsa teşhis edilmemesi gerektiğini belirtir.


Kaçıngan/Kısıtlayıcı Yiyecek Alım Bozukluğu (ARFID)
Genellikle ARFID olarak kısaltılan Kaçıngan Kısıtlayıcı Yiyecek Alım Bozukluğu, DSM-4’te tanısı olan “bebeklik veya erken çocuklukta beslenme bozukluğu”nun yerini almıştır. Bunun bir nedeni, ARFID’in ağırlıklı olarak bebeklerde veya çocuklarda ortaya çıkmasıdır.
ARFID’in önemli bir tanısal özelliği, “beslenme gereksinimlerini karşılamada klinik olarak belirgin bir başarısızlık veya ağız yolu ile yetersiz enerji alımı ile kendini gösteren gıda alımının önlenmesi veya kısıtlanmasıdır.” Bu kısıtlama, başka bir yeme bozukluğu tanısının bir sonucu olarak ortaya çıkmaz ve vücut ağırlığı veya şekil algısında herhangi bir bozulma kanıtı bulunmaz.
ARFID ile mücadele eden bireyler, genellikle yiyeceklerin duyusal özelliklere dayalı olan nitelikleri ile ilgili sıkıntı yaşarlar (renk, koku, doku, vb.). ARFID davranışları, travma gibi belirli gıdalarla ilişkili koşullu bir olumsuz tepkiye de dayanabilir (örn: yemek nedeniyle boğulma tehlikesi geçirmek).
Tanımlanmamış Beslenme ve Yeme Bozuklukları (UFED)
Bu kategori, OSFED’de olduğu gibi, bir yeme bozukluğu tanısının tüm ölçütleri karşılamayan hallerini içerir.
UFED, belirli bir bozukluk için “klinisyenin ölçütlerin karşılanmama nedenini belirtmemeyi tercih ettiği durumlarda” veya acil servis gibi “daha spesifik bir tanı koymak için yeterli bilginin olmadığı” durumlarda kullanılması nedeniyle OSFED’den farklıdır.
